Yas mı yoksa Melankoli mi?

Yas her zaman sevilen bir kişinin ya da onun yerine konunmuş soyut bir değerin kaybedilmesine gösterilen tepkidir. Genellikle bir sevilenin ölümü, bir ilişkinin sona ermesi veya başka önemli bir kaybın ardından görülür. Yas, genellikle birkaç aşamadan oluşur: inkar, öfke, pazarlık, depresyon ve kabul. Bu aşamalar kişiden kişiye değişiklik gösterebilir ve doğrusal olmayan bir şekilde yaşanabilir, genellikle zamanla hafifler. Yas süreci kişiye göre değişir, ancak genel olarak birkaç ay ile bir yıl arasında sürer.

Belirtileri, Yoğun üzüntü, kaygı, umutsuzluk, uyku ve yeme alışkanlıklarında değişiklikler, konsantrasyon güçlüğü ve sosyal çekilme gibi belirtiler içerebilir.Yas, normal ve sağlıklı bir süreç olarak kabul edilir ve genellikle zamanla kendiliğinden geçer.

melankoli ruhsal olarak, özelliği acı veren derin bir keyifsizlik dış dünyaya yönelik ilginin kaybolması sevme becerisinin yitirilmesi, her türlü etkinliğin ketlenmesi ve benlik saygısının öz güveninin zayıflamasıdır (bu zayıflama kendini suçlama,kötüleme ve azarlama şeklinde dışa vurulur ve hezeyanlı cezalandırma beklentisine kadar varır.) Yas da ise benlik saygısı ve özgüven bozulmaz diğer özellikler ise aynıdır. melankoli‘de kaybın daha çok manevi nitelikte olduğu anlaşılabiliyor, nesne gerçekte belki de ölmemiştir ama sevgi nesnesi olarak yitirilmiştir.Melankoli’de benlik saygısının ve özgüvenin olağanüstü biçimde azalması egonun aşırı yoksunlaşması söz konusudur. Yas da dünya fakir ve boş olmuştur melankoli deyse böyle olan egonun kendisidir. melankoli‘de kişi kendini değersizleştirir, herkesin karşısında kendini alçaltır kendisi gibi değersiz birine bağlı olduğu için her bir aile ferdini acır. Melankoli’de,Uykusuzluk yemeden içmeden kesilme ve tüm canlıları hayata sarılmaya zorlayan içgüdünün psikolojik açıdan son derece kayda değer biçimde alt edilmesi ile tamamlanır . kronik ve kalıcı bir durumdur,belirtiler uzun süre devam eder ve genellikle tedavi gerektirmektedir. kişinin kendine yönelik çeşitli suçlamaları sabırla dinlenirse sonunda şu izlenim kaçınılmaz olur; suçlamaların en güçlüleri sıklıkla kendi kişiliğine çok az uymakta ama küçük değişikliklerle hastanın sevmiş olduğu veya sevmesi gereken başka bir kişiye uydurula bilmektedir. Bu kadar beceriksiz bir kadına bağlandığı için yüksek sesle kocasına acıyan kadın aslında kocasının beceriksizliğinden yakınmak istiyordur, beceriksizlik hangi anlamda kastedilmiş olursa olsun.

Melankoli yol açan nedenler çoğu zaman ölüm sonucunda yaşanan kesin kaybetme durumunun ötesine geçer ve bütün incinme ihmal edilme ve düş kırıklığı hallerini kapsar bunlar yüzünden bir sevgi nefret zıtlığı ilişkiye katılabilir. Nesnenin kendisinden vazgeçilmesine karşılık ona olan ve vazgeçilmeyen sevgi Narsistik özdeşleşme sığınmışsa sevginin yerini alan bu nesne üzerinden nefret harekete geçer nesneyi azarlar aşağılar acı çektirir ve bu acıdan sadistce tatmin duyar. Melankoli genellikle profesyonel tedavi gerektirir. Psikoterapi, ilaç tedavisi veya her ikisi birden kullanılabilir.